25 Ekim 2014 Cumartesi

6. cüz

004.148) Zulme uğrayan hariç Allah kötü sözün açıklanmasını sevmez. Allah işiten ve bilendir.

004.149) Bir hayrı açıklarsanız veya gizlersiniz yahut bir kötülüğü bağışlarsanız, şüphesiz ki Allah affedici ve kudretlidir.

004.150-151) O kimseler; Allah’ı ve rasullerini göz ardı eden(küfür), Allah ile rasulleri arasını ayırmak isteyen, “Bazısına iman ederiz, bazısını göz ardı ederiz(küfür)” diyen ve bunlar arasında bir yol tutmak isteyenlerdir. İşte bunlar hakiki kafirlerdir. Kafirler için alçaltıcı bir azap hazırladık.

004.152) Allah’a ve rasullerine iman eden ve onlardan hiç birisinin arasını ayırmayanlara ilerde ecirlerini vereceğiz. Allah bağışlayıcı ve merhametlidir.

004.153) Ehli kitap senden üzerlerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Muhakkak ki Musa’dan daha büyüğünü istediler ve dediler ki: “Bize Allah’ı açıkça göster.” Onları zulümleri sebebiyle yıldırım aldı. Sonra kendilerine beyyineler geldikten sonra danaya tutuldular ve bundan dolayı onları affettik. Musa’ya açık bir sultan verdik. Sözlerinden dolayı üzerlerine Tur’u yükselttik. Onlara dedik ki; kapıdan secde ederek girin ve sebte saygısızlık etmeyin. Ağır bir misak aldık onlardan.

004.154) İsrailoğulları’ndan alınan misak.

004.155-156) Sözlerinden dönmeleri ve Meryem’e iftira atmaları.

004.157-158) Dediler ki: “Şüphesiz ki biz Allah’ın rasulu ve Meryem’in oğlu’nu öldürdük.” Onu ne öldürdüler ne de astılar. Fakat onlara benzetme yapıldı. Onda ihtilaf içinde olanlar kuşku içindedirler. Ona dair hiçbir ilimleri yoktur, sadece zanna tabi olurlar. Onu kesin olarak öldürmediler. Aksine Allah onu kendine yükseltti. Allah Aziz ve Hakim’dir.

004.159) Ölümünden önce ona iman etmeyecek ehli kitap yoktur. Kıyamet günü onların üzerine şahit olacaktır.

004.160-161) Zulümleri, bir çoklarını Allah yolundan döndürmeleri, yasaklandığı halde faiz almaları ve insanların mallarını batıl olarak yemeleri sebebiyle kendilerine helal kılınmış olan hoş şeyleri Yahudilere haram ettik. Onlardan kafir olanlar için elim bir azap hazırladık.

004.162) Fakat onlardan;
·         İlimde derinleşenler,
·         Sana ve senden öncekilere indirilenlere iman eden müminler,
·         Namazı kılanlar,
·         Zekatı verenler,
·         Allah’a ve ahiret gününe iman edenler.
İşte onlara muazzam bir ecir vereceğiz.

004.163-165) Kendilerine vahiy gönderilen rasullerin sıralanması. Anlatılmayan diğer rasullerin de olduğunun bildirilmesi. Allah Musa ile kelime kelime konuştu. Rasuller uyarıcı ve müjdeci olarak, insanların Allah’a karşı kendilerinden sonra bir bahanesi(hüccet) olmasın diyedir. Allah Aziz ve Hakim’dir.

004.166) Fakat Allah sana indirdiği ile şahitlik ediyor, onu ilmiyle indirdi. Melekler de şahitlik ediyor. Allah şahit olarak yeter.

004.167-169) Kafir olup Allah’ın yolundan alıkoyanlar uzak sapıklıkta kaybolmuşlardır. Allah kafirleri ve zalimleri ne bağışlar ne de yola getirir. Ancak cehennemin yoluna getirir ve orada ebediyyen kalırlar. Bu Allah’a göre kolaydır.

004.170) Ey insanlar. Muhakkak ki size rabbinizden hak ile rasul geldi. Kendinizin hayrı için ona iman edin. Eğer küfrederseniz, göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Allah Alim ve Hakim’dir.

004.171) Ey ehli kitap. Dininizde taşkınlık etmeyin. Allah hakkında hak olandan başkasını söylemeyin. Meryem oğlu İsa Mesih ancak Allah’ın rasulu, Meryem’e ilka ettiği kelimesi ve ondan bir ruhtur. Allah’A ve rasullerine iman edin. Üçtür demeyin, kendi hayrınıza bunu bitirin. Allah ancak tek ilahtır. O, bir çocuğu olmasından münezzehtir(sübhan olarak geçiyor). Göklerde ve yerde ne varsa onundur. Vekil olarak Allah yeter.

004.172) Allah’a kul olmaktan Mesih ve yakın melekler çekinmezler. Kim ona kulluktan çekinir ve kibirlenirse, o onları kendi huzurunda topluca haşredecektir.

004.173) İman edip salih amel işleyenlere gelince. Mükafatlarını kavuşturacak ve lütfundan artıracaktır. Kulluktan çekinip büyüklenenlere gelince, onlara elim bir azapla azap edecek ve onlar kendilerine Allah dışında bir veli ve bir yardımcı bulamayacaklar.

004.174-175) Ey insanlar. Muhakkak ki rabbinizden size bir burhan geldi ve size açık bir nur indirdik. Allah’a iman eden ve ona sarılanlara gelince, onları kendisinden bir rahmetin ve lütfun içine sokacak ve doğru yola hidayet edecektir.

004.176) Miras hakkındaki ayetlere ilave fetva isteyenlere cevap.

* * *
005.Maide Suresi:

Bismillahirrahmanirrahim.

005.1) Ey iman edenler. Akitleri yerine getirin. İhramlı iken avı helal saymamanız ve ilerde size okunacaklar dışında size behime(ihtilaflı kelimeleri orijinal haliyle bırakıyorum) hayvanları helal kılındı. Allah dilediği hükmü verir.

005.2) Ey iman edenler. Allah’ın şeâirine(sembollerine), haram aya, hedy(kurbanlık olarak biliniyor)e, kalâid(gerdanlık olarak biliniyor)e ve rablerinin lütfunu ve rızasını isteyerek beyt-i haramın güvenliğine gelenlere hürmetsizlik etmeyin(helal saymayın). İhramdan çıkınca avlanın. Sizi mescidi haramdan alıkoyan kavim kine sevk etmesin sizi. İyilik(birr) ve takvada yardımlaşın. Günah ve düşmanlıkta yardımlaşmayın. Allah’a karşı takva sahibi olun. Muhakkak ki Allah Şedid-ül ikâb’dır.

005.3) Haramların sayılması. Bugün kafirler dininizden ümitsizliğe düştü, bu sebeple onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim ve üzerinize olan nimetimi tamamladım. Din olarak sizin için İslam’a razı oldum.

005.4-5) Hoş(Tayyib) olanların helal kılınması. Kendilerine kitap verilenlerin yiyecekleri size, sizin yiyecekleriniz de onlara helal kılındı. Av hakkında hükümler. Mümin kadınların ve kendilerine kitap verilenlerden olan kadınların nikahlanması konusu. Kim imanı göz ardı ederse(küfür) kesinlikle ameli boşa gitmiştir. Ahirette de hüsrana uğrar.

004.6) Ey iman edenler. Namaza kalktığınızda; yıkayın: yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi. Mesh edin: başlarınızı ve iki topuğa kadar ayaklarınızı. Eğer cünüpseniz temizlenin. Eğer hasta iseniz veya seferde iseniz veya sizden biri ğâit(tuvalet deniyor)den geldi ise veya kadınlara dokunduysanız ve su bulamadıysanız, tayyip bir toprağa teyemmüm edin: yüzlerinizi ve ellerinizi onunla mesh edin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor. Böylelikle şükredersiniz.

Not: Abdestin zamanı namaza kalkılan vakittir. Yani her namaza kalkışta abdest almak gerekir. Abdestin şekli ise, ayette apaçık belirtildiği gibi, yüzlerin ve dirseklere kadar ellerin yıkanması, başın ve her iki yanındaki çıkıntılara kadar ayağın mesh edilmesidir. Allah “ve” bağlacını itinalı bir şekilde kullanarak gerekli ayrımı yapmışken, bu ayrıma itaat etmek yerine harf-i cer alan ve almayan kelimelere göre bir ayrıma gidip, sondaki ayak mesh etme ibaresini baş taraftaki yıkanacak uzuvlar kısmına aktarma çabaları sonucu toplumda ayağın yıkanması adeti süregelmiştir.

005.7) Allah’ın üzerinizdeki nimetini ve “İşittik ve itaat ettik.” dediğiniz zaman sizi bağladığı misakını hatırlayın(zikir). Allah’a karşı takva sahibi olun. Muhakkak ki Allah göğüslerin özünü bilir.

005.8) Ey iman edenler. Allah için adaleti ayakta tutan şahitler olun. Bir kavme olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Adaletli olun. O takvaya en yakın olandır. Allah’a karşı takva sahibi olun. Şüphesiz o yaptıklarınızdan haberdardır.

005.9-10) Allah, iman edip salih amel işleyenlere, onlar için mağfiret ve muazzam bir ecir olduğu vaadinde bulundu. Kafirler ve ayetlerimizi yalanlayanlar ise cehennem ehlidir.

005.11) Ey iman edenler. Allah’ın üzerinizdeki nimetini anın/hatırlayın. Bir kavim size el uzatmaya yeltenmişti de ellerini sizden men etmişti. Allah’a karşı takva sahibi olun ve müminler Allah’a tevekkül etsinler.

005.12) İsrailoğulları’ndan alınan misak ve içlerinden 12 nakib meydana getirilmesi.
Allah onlara dedi ki:
·         Muhakkak ki ben sizinle beraberim.
·         Namazı kılarsanız,
·         Zekatı verirseniz,
·         Rasullerime iman edip onlara yardım ederseniz,
·         Allah’a güzel bir borç verirseniz,
Kötülüklerinizi örterim ve sizi altından nehirler akan cennetlere koyarım. Bundan sonra sizden kim göz ardı ederse, muhakkak ki düz yolda kaybolmuş olur.

005.13) Verdikleri misakı bozdukları için onları lanetledik ve kalplerini katılaştırdır. Kelimeleri yerlerinden tahrif ediyorlar. Uyarıldıkları şeylerden haz almayı unuttular. Azı haricinde onların bitmez tükenmez ihanetlerine maruz kalırsın.  Onları affet ve aldırma onlara. Muhakkak ki Allah muhsinleri sever.

005.14) Biz Hristiyanız diyenlerden de misak aldık ve onlar da uyarıldıkları şeylerden haz almayı unuttular. Aralarına kıyamete kadar düşmanlık ve kin bıraktık. Onların ürettiklerini Allah ilerde kendilerine haber verecek.

Not: Ali İmran Suresi 19. ayetten sonraki notta “Allah kitapta Hristiyanlık'tan, Musevilik'ten ve başka dinlerden bahseder ama, bunları onayladığı anlamına gelmez.” demiştik. Bu ayette Allah açıkça; “biz Hristiyanız diyenler” ifadesini kullanmış.    

005.15-16) Ey  ehli kitap. Muhakkak ki size bir rasulumuz geldi. Kitaptan gizlediklerinizin çoğunu beyan ediyor ve çoğunu da affediyor. Muhakkak ki size Allah’tan bir nur ve açık bir kitap geldi. Allah bununlar, rızasına tabi olanları selamet yollarına hidayet eder, izniyle karanlıklardan aydınlığa çıkarır ve sıratı müstakime hidayet eder.

005.17) Muhakkak ki; Allah Meryem oğlu Mesih’tir diyenler kafir olmuştur. De ki: “Allah, Meryem oğlu İsa Mesih’i, anasını ve yeryüzünde kim varsa hepsini helak etmek istese kim engel olabilir?” Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin mülkü Allah’ındır. Dilediğini yaratır. Allah her şeye kadirdir.

005.18) Yahudiler ve Hristiyanlar dediler ki:  “Biz Allah’ın oğulları ve sevdikleriyiz.” De ki: “Peki o zaman niye size günahlarınız sebebiyle azap ediyor?” Aksine siz yaratılmışlardan bir beşersiniz. Dileyeni bağışlar, dileyene azap eder.

005.19) Ey ehli kitap. Muhakkak ki, “Bize müjdeci ve uyarıcı gelmedi.” dersiniz diye rasullerin fetretinde size beyan eden rasulumuz geldi. İşte size müjdeci ve uyarıcı geldi. Allah her şeye kadirdir.

005.20-26) Kıssa. Musa kavmine, Allah’ın size yazdığı mukaddes topraklara girin dedi. Orda cabbarlar/zorbalar var, onlar oradan çıkmadıkça girmeyiz dediler. Nasıl gireceklerinin tarif edilmesi üzerine dediler ki: “Ey Musa, onlar orda oldukça asla girmeyeceğiz. Sen ve rabbin gidin ve savaşın. Biz burada oturuyoruz.” Musa dedi ki: “Rabbim, kendimden ve kardeşimden başkasına söz geçiremiyorum. Bu fasık kavimle bizim aramızı ayır.” Orası onlara 40 yıl haram kılındı.

005.27-32) Adem as’ın iki oğlunun (Habil-Kabil) kıssası.

005.33-34) Allah ve rasulu ile savaşanların ve yeryüzünde bozgunculuk için çalışanların cezası ancak öldürülmeleri veya asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının hilafından kesilmesi veya yerlerinden sürülmeleridir. Bu onlara dünyadaki zillettir ve ahirette onlara muazzam bir azap vardır. Elinize geçmeden önce tevbe edenler hariç. Biliniz ki Allah bağışlayan ve merhametlidir.

005.35) Ey iman edenler. Allah’a karşı takva sahibi olun, O’na bir vesile isteyin ve yolunda cihad edin ki böylelikle kurtuluşa erersiniz.

005.36-37) Bütün yeryüzü ve bir o kadarı daha kafirlerin olsa ve kıyamet gününün azabından kurtuluş fidyesi olarak vermek isteseler, onlardan kabul edilmez. Onlara elim bir azap vardır. Ateşten çıkmak isterler ve ondan çıkamazlar. Sürekli bir azap vardır onlara.

005.38-39) Kazandıklarının cezası olarak ve Allah’tan nekâl olarak(sözlükte zayıf ve aciz düşürücü ceza, kayıt altına alma, zincire vurma, dizginleme olarak geçiyor) hırsızlık eden erkeğin ve kadının ellerini kesin. Allah Aziz ve Hakîm’dir. Kim zulmünün arkasından tevbe edip(yönelip) ıslah olursa, muhakkak ki Allah da ona tevbe eder(yönelir). Allah bağışlayıcı ve merhametlidir.

005.40) Bilmez misin ki göklerin ve yerin mülkü Allah’ındır. Dileyene azap eder, dileyeni bağışlar. Allah her şeye gücü yetendir.

005.41-42) Ey rasul. Dilleri ile “İman ettik.” deyip, kalpleri iman etmemiş olanların küfürde yarış etmeleri seni üzmesin. Ve Yahudilerden(Yahudi mantığına sahip olanlardan), yalancılık etmek için ve sana gelmeyen başka bir kavim için dinleyenler, kelimeleri yerlerinden tahrif edenler ve “Size eğer bu verilirse tutun, verilmezse sakının.” diyenler seni üzmesin. Allah kimi imtihan etmek isterse, onun için Allah’tan hiçbir şeye sahip olamazsın. Onlar Allah’ın kalplerini temizlemek istemediği kimselerdir. Onlara dünyada zillet, ahirette de muazzam azap vardır. Yalancılık için dinlerler, haram yerler. Eğer sana gelirlerse, aralarında hükmet veya onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen, sana hiç zarar veremezler. Eğer hükmedersen, aralarında adaletle hükmet. Allah adaletli olanları sever.

005.43)  İçinde Allah’ın hükmü olan Tevrat yanlarında olduğu halde nasıl senden hüküm vermeni istiyorlar? Sonra bunun arkasından yüz çeviriyorlar. Onlar mümin değildirler.

Not: Kuran’dan önce inen kitapların tahrif edildiğini ve hükmünün ortadan kalktığını iddia edenlerin üzerinde düşünmesi gereken bir ayet.

005.44-50) Tevrat, İncil ve Kuran(Allah’ın indirdiği) ile hükmetmeyenlerin kafir, zalim ve fasık olduğunun bildirilmesi. Tevrat’ın indirilmesi ve Müslüman nebilerin, rabbanilerin ve ahbârın onunla hükmetmesi. Tevrat’taki kısas hükümleri ve bu hakkı tasadduk etmenin kefaret olacağı. Onların eserleri üzerine Meryem oğlu İsa’nın Tevrrat’tan ellerinde olanı tasdik etmek için gönderilmesi. İsa as’a İncil’in verilmesi. İncil ehlinin onda indirilen hükümlerle hükmetmesinin istenmesi. Muhammed as’a da kitaptan onun elinde olanı tasdik etmek üzere kitap indirilmesi.  
·         İnsanlardan korkmayın, benden korkun ve ayetlerimi az bir bedel ile değişmeyin.
·         Sana gelen haktan sonra onların hevasına uyma. Allah’ın sana indirdiği şeylerin bazıları konusunda seni fitneye düşürmeleri konusunda onlara karşı dikkatli ol.
·         Yüz çevirirlerse bil ki Allah onları bazı günahları sebebiyle musibete uğratmak istiyor.
·         İnsanların çoğu fasıktır.
·         Her biriniz için bir şeriat ve menhec kıldık.
·         Allah dileseydi sizi bir tek ümmet yapardı. Fakat verdiği şeylerle sizi imtihan etmek için böyle yapmadı. O halde hayırlarda yarışın.
·         Cahiliyet hükmünü mü istiyorlar? Yakin mertebesindeki bir kavim için, hüküm olarak Allah’tan daha iyi olan kimdir?

005.51) Ey iman edenler. Yahudileri ve Hristiyanları veliler edinmeyin. Bazısı bazısının velisidir. Kim onları veli edinirse, o da onlardandır. Allah zalim kavme hidayet etmez.

005.52-55) Kalplerinde hastalık olanların, onların aralarında koşturduklarını görürsün ve derler ki “Bize bir dairenin isabet etmesinden korkuyoruz.” Allah’ın bir fetih veya yanından bir emir getirmesi umulur ki içlerinde gizlediklerinden dolayı pişman hale dönüşsünler. İman edenler derler ki: “Bütün güleriyle Allah’a yemin edenler bunlar mı?” Muhakkak ki onlar sizinle beraberdir. Amelleri boşa gitti ve hüsran eder hale dönüştüler. Ey iman edenler. İçinizden kim mürted olursa Allah bir kavim getirecektir ki Allah onları sever, onlar da onu. Müminlere karşı ezgin, kafirlere karşı izzet sahibidirler. Allah yolunda cihad ederler ve kınayıcının kınamasından korkmazlar. Bu Allah’ın fazlıdır ve onu dileyene verir. Allah bolluğa sahip olan ve bilendir. Sizin veliniz ancak Allah, Allah rasulu ve namazı kılan, zekatı veren ve rüku eden müminlerdir.

005.56) Kim Allah’tan, Allah’ın rasulunden ve iman edenlerden yüz çevirirse/onları veli edinirse muhakkak ki Allah’ın hizbi galip olanlardır.

005.57-58) Ey iman edenler. Sizden önce kitap verilenlerden ve kafirlerden dininizle oyun oynayan ve alay edenleri veliler edinmeyin. Müminseniz Allah’a karşı takva sahibi olun. Namaza çağrıldığınızda onu oyun ve eğlence edinirler. Akıllarını kullanmadıkları için böyle yaparlar.

005-59-60) De ki:
·         Ey ehli kitap. Bize olan hıncınızın/intikam duygunuzu sebebi sadece bizim Allah’a, bize inene ve önceden inmiş olanlara iman etmemiz mi?
·         Muhakkak ki çoğunuz fasıksınız.
·         Allah yanında musibet olarak bundan daha şerlisini haber vereyim mi? Allah kime lanet eder ve gazaplarınsa, onlardan maymunlar, domuzlar ve taguta kulluk edenler meydana getirir. Onlar mekan olarak en şerliler ve düz yolda kaybolmuş olanlardır.

005-61-64) Münafık ve Yahudi zihniyetleri. Rabbaniler ve ahbarın alıkoyma sorumluluğu.

005.65-66) Eğer ehli kitap iman edip takva sahibi olsaydı, kötülüklerini örter ve onları naim cennetlerine sokardık. Eğer onlar Tevrat’ı, İncil’i ve rablerinden kendilerine ne indirildiyse uygulasalardı, muhakkak ki üstlerinden ve ayaklarının altından yerlerdi. Onlardan muktesid(iyiliği hedefleyen) bir ümmet vardır ve onlardan çoğunluğu ne kötü işler yapıyorlar.

005.67) Ey rasul. Sana rabbinden ne indirildiyse tebliğ et. Eğer yapmazsan, risaletini ulaştırmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz ki Allah kafir kavme hidayet etmez.

005.68) De ki: “Ey ehli kitap. Tevrat’ı, İncil’i ve rabbinizden size ne indirildiyse onu uygulamadıkça hiçbir şey üzere değilsiniz. Rabbinden sana indirilen, onların çoğunun azgınlığını ve küfrünü artıracaktır. Kafir kavim için üzülme.

005.69) Şüphesiz iman edenlerden, Yahudilerden, Sâbiilerden ve Hristiyanlardan kim Allah’a ve ahiret gününe iman eder ve salih amel işlerse, onlara korku ve hüzün yoktur.

005.70-71) İsrailoğullarından alınan misak, verilen nimetler ve onların zihniyeti.

005-72-75) Allah Meryem oğlu Mesih’tir diyenler muhakkak ki kafir oldu. Mesih dedi ki: “Ey İsrailoğulları. Benim ve sizin rabbiniz olan Allah’a kulluk edin. Kim Allah’a şirk koşarsa Allah ona cenneti haram etmiştir ve varacağı yer ateştir. Zalimlerin yardımcısı yoktur.” Allah üçün üçüncüsüdür diyenler de muhakkak kafir oldu. Bir tek ilahtan başka ilah yoktur. Eğer bu söylediklerini bitirmezlerse, kendi içlerinden onlara elim bir azap dokunacaktır. Allah’a tevbe edip istiğfar etmezler mi? Allah bağışlayıcı ve merhametlidir. Meryem oğlu Mesih rasulden başka bir şey değildir. Muhakkak ki ondan önce rasuller geldi geçti. Annesi sıddıkadır(doğrucu). İkisi de yemek yerlerdi. Bak nasıl beyan ediyoruz onlara ayetleri sonra bak nasıl çevriliyorlar.

005-76) De ki: “Allah’ın dışında, size bir zararı ve yararı olmayan şeylere mi kulluk ediyorsunuz? Allah işiten ve bilendir.”

005.77) De ki: “Ey ehli kitap. Haksız yere dininizde taşkınlık yapmayın. Bir kavmin hevasına tabi olmayın ki onlar sapmış, bir çoklarını saptırmış ve düz yolda kaybolmuşlardır.

005.78-79) İsrailoğullarından kafir olanlar, Davud’un ve Meryem oğlu İsa’nın diliyle lanetlendi. Bu onların isyanları ve alışkanlık haline getirmeleri sebebiyle oldu. Yaptıkları münkerden vazgeçmezlerdi.

005.80) Onlardan çoğunun kafirleri veli edindiklerini görürsün. Kendi kendilerinin takdim ettiği şey ne kötüdür. Allah onlara gazap etti ve azapta kalıcıdırlar.

005.81) Allah’a, nebilere ve ona indirilenlere iman etselerdi, onları veli edinmezlerdi fakat onların çoğu fasıktır.


005.82) İman edenlere düşmanlık bakımından insanların en şiddetlisini Yahudiler ve şirk koşanlar olarak bulursun. Müminlere meveddet bakımından en yakınlarını da “Biz Hristiyanız.” diyenler olarak bulursun. Onların içinde keşişler ve ruhbanlar olması ve kibirlenmemeleri dolayısıyla bu böyledir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder